T.C.
YARGITAY
- Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/844
Karar No: 2017/3497
Karar Tarihi: 18.10.2017
TAZMİNAT DAVASI – ESER SÖZLEŞMESİ – ELLİ BİR BİN TL MADDİ
TAZMİNAT TALEBİNİN REDDEDİLDİĞİ – REDDEDİLEN MİKTAR
ÜZERİNDEN VEKİLLE TEMSİL OLUNAN DAVALI YARARINA NİSBİ
VEKALET ÜCRETİNE HÜKMEDİLMESİ LÜZUMU – KARARIN
DÜZELTİLEREK ONANMASI GEREĞİ
ÖZET: Tedavi giderinden bin TL, kazanç kaybından elli bin TL olmak üzere toplam elli bir bin TL’lik
maddi tazminat talebi reddedildiğinden bu miktar üzerinden vekille temsil olunan davalı yararına
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bin TL
vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp hükmün bozulması gerekir ise de; yapılan bu yanlışlığın
giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz istemi kabul edilerek kararın
düzeltilerek onanması gerekir.
(1136 S. K. m. 168)
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili
tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar
okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan estetik operasyonunun ayıplı ifası nedeniyle maddi ve manevi
tazminat istemine ilişkin olup mahkemece davanın manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne dair
verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2014/6966 Esas
2014/11870 Karar sayılı 16.09.2014 tarihli ilâmıyla kararı bozulmuş, davalı vekilinin karar düzeltme
talebi yerinde görülerek hüküm davalı yararına da bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilâmına uyularak maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden davanın kısmen
kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacıya davalı doktor tarafından göğüs ve burun estetiği
ameliyatları yapıldığını, ancak davalının vaat ettiği görünümden çok kötü bir sonuç meydana geldiğini,
davacının manken ajansına bağlı olarak çalıştığını, bu yeni görünüm nedeni ile iş kaybına uğradığını
beyan ederek, davalıya ödenen operasyon ücreti olan 7.500,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL
manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş,
yargılama sırasında davasını ıslah ederek, iş kaybı nedeni ile uğradığı zararların da maddi tazminat
kapsamında karşılanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı savunmasında; davanın zamanaşımına uğradığını, yapılan operasyonların usulüne uygun
olduğunu, ancak davacının oluşan sonuçtan bir türlü tatmin olmaması nedeni ile bu davayı açtığını,
davacıdan toplam 6.500,00 TL alınmış olup, bunun sadece 2.000,00 TL’nin kendisi tarafından
alındığını, geri kalan bedelin botoks işlemi, ameliyat ücreti gibi giderlere kullanıldığını beyan ederek,
davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davacının ameliyat gideri olarak ödediği bedel olan 6.500,00 TL maddi ve 5.000,00 TL
manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak
davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine , davacı taraf yararına kabul edilen maddi tazminat
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı Sayfa 1 /2
yönünden miktar ve tarifedeki asgari sınırda gözetilerek hesaplanan 1.800,00 TL maktu vekâlet
ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, reddedilen maddi tazminat yönünden karar
tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.000,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak
davalıya verilmesine karar verilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve
bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşmiş olan cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin
artık mümkün bulunmamasına göre davalının diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Tedavi giderinden 1.000,00 TL, kazanç kaybından 50.000,00 TL olmak üzere toplam 51.000,00
TL’lik maddi tazminat talebi reddedildiğinden bu miktar üzerinden vekille temsil olunan davalı
yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre 5.960,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi
gerekirken 1.000,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp hükmün bozulması gerekir ise
de; yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz
istemi kabul edilerek 6100 sayılı HMK ‘nın geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK’nın 438/VII.
maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent
uyarınca kabulüyle kararın hüküm fıkrasında yer alan “…reddedilen maddi tazminat yönünden karar
tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.000,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak
davalıya verilmesine” cümlesindeki 1.000,00 TL rakamının karardan çıkarılarak yerine “5.960,00 TL
nispi” rakam ve kelimelerinin yazılmasına ve kararın değiştirilmiş bu haliyle DÜZELTİLEREK
ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine,
karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 18.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.